Son yapılan açıklamalara göre, olayın sebebi yardımcı pilotun uçağın kontrolünü eline alaraki, uçağı kasten yere çakmasıdır. Yardımcı pilot, kaptan pilotun kokpitten çıkmasını fırsat bilerek, kokpiti içeriden kilitlemiş ve 8 dakika boyunca, yani uçak yere çakılana kadar kaptan pilotu içeri almamış, hiç bir iletişim girişimine yanıt vermemiştir.

Şu videodan görülebileceği üzere https://www.youtube.com/watch?v=ixEHV7c3VXs

Bu tarz uçakların kokpit kapısı, pilotlar kendilerini kaybettiğinde, içeri girilebilsin diye özel bir şifre sistemine sahiptirler. Kapı açma şifresi dışarıdan girildiğinde, eğer kokpit içerisindeki pilotlar bu isteği 30 saniye boyunca reddetmezlerse, kapı otomatikmen 5 saniyeliğine açılabilir konuma geliyor. Burdan çıkan sonuç ; yardımcı pilotun bilinci tüm süre boyunca yerindeydi ve kaptan pilotun şifre ile girme çabasını en az 2 defa içeriden manual olarak reddetti.

Yani bu bir intihar/toplu katliam vakası. Yazık.

Kaynak :
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28561643.asp
http://www.bbc.com/news/world-europe-32063587

Öncelikle belirteyim, kürdüm, aleviyim ve sosyalistim. Yani Türkiye'de dışlanmış, hor görülmüş, başı her daim ezilmiş tüm kesimlerin kesişim noktasındayım.

Ben bu adamı sevdim arkadaş, ilk etapda ülkücü olması canımı sıkıyordu, böyle düzgün bir adam nasıl ülkücü olabilir diyordum(ah önyargılar * . Bu adam bana sağcıların milliyetçilerin de temelde iyi insan olabileceklerini gösterdi.

Mansur yavaş bu seçimi legal olarak kazanmıştır. 2 gündür yaşadığımız tüm olaylar buna işaret etmektedirler. Mevcut iktidar, tek sağlam dayanağı ve söylemi olan, milli irade ve sandık, kavramlarına bu seçim sürecinde ihanet etmektedirler. Umarım bu hatalarından dönerler, çünkü şu ülkede demokrasi gerçekten olacaksa, ve tüm sorunlar barışçıl birşekilde çözülecekse, bu ancak ve ancak, sandığa ve halkın iradesine saygı ile olabilir. Tabi ki, ayrıyetten, demokrasinin sandık dışında kalan denetim mekanizmaları hayati önem taşımaktadır. Sandığa önem vermem, tamamen, iktidardaki mevcut partinin, sandık vurgusundandır.

Eğer ki, maddi hatalar tutanaklarla dilekçelerle ispat edilir, ve YSK bu şaibeleri, halkın çok büyük bir kesimini, tatmin edecek şekilde ortadan kaldırmazsa, işte o zaman sokak olayları tam meşruiyet kazanacaktır. ikinci bir gezi süreci yaşandığında, bu sefer iktidarın çıkıp da, meselenizi sandıkta halledin demesine kimse kulak asmayacaktır. Ülkenin ciddi kamplaşmaya gittiği şu günlerde, umarım Ankara yerel seçimlerinin önemini tüm kesimler anlayabilir. Bu işin şakası yok, ve oy hakkı, irade hakkı sandıkta gasp edilmiş bir kesimin sokaktaki öfkesinden herkes korkmalıdır. Çünkü adaletin olmadığı veya adalete güven duyulmayan ortamlarda, hukuk ortadan kalkar ve halk kendi adaletini kendisi sağlama yoluna gidecektir.

Mansur Yavaş'ın, yapılacak itirazlar neticesinde, bana göre haketmiş olduğu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamına derhal getirilmesini temenni ediyorum. Umarım bu iş barışçıl bir yoldan hallolur. Umarım, eğer ki YSK itirazları reddecek olsa bile, eldeki sandık sayım tutanakları ile yeni yapılacak olası sayımlarda farklar çıkmaz, umarım sandıklara ve halkın iradesine herhangi bir zarar gelmemiştir.

Benim eyyorlamam bu kadar.

sigaraya başlama, programlama dilleri kastır, bol bol. Facebook diye birşey kurulcak, git hissedar ol.

google dns kullanılarak an itibari ile erişilemeyen site.

4.2.2.1 adresindeki dns kullanılarak erişim sağlanabilmekte. Google'dan konuyla ilgili resmi açıklama bekliyoruz.

Türk oyun firması Wudya tarafından geliştirilmekte olan, şu esnada closed beta aşamasındaki, gizli nesne bulma temalı Türk tarihini konu alan sosyal oyun.

Şuradan erişilebilir
http://apps.facebook.com/muhtesembinyil

Buda ilgili şirketin web adresi
http://www.wudya.com

kendilerini devrimci olarak gören kişilerin kendilerinden bahsederken kullanmaları oldukça normal olan söz öbeği. (bkz: )

ayrıca .biz uzantılı alan adı olarak alınmış ise sosyalist kesime hitap eden iyi bir forum mekanı olabilir.

Kendilerini devrimci gören insanlara karşı getirilen çelişkili yaşam eleştirisinin hiç bir geçerliliği yoktur zira dünyada hayatını çelişkisiz yaşayan tek bir insan gösteremezsiniz. Para pul kadın peşinde koşan müslüman, hayaletten korkan ateist, evrim teorisinin ne olduğunu bilmeden ona inanmadığını söyleyen bilim adamı. herkesin hayatında çelişkiler vardır. Az yada çok, bu çelişkilerden örnek gösterip bir görüşü yada bir grup insanı aşağılamak, ad hohinem olarak adlandırılabilir.

işte bu çelişkileri az olan insanlar dava adamlarıdır büyük liderlerdir. Örnek : (bkz: lenin) (bkz: mao) (bkz: che) (bkz: mustafa kemal)
not: bu entrym den kemalist olduğum sonucuna varılacak ise hiç varılmasın, mustafa kemal'in devrimini anti-emperyalist burjuva devrimi olarak görmekteyim zira.

bilimsel olmayan , ispatlanmamış işaretlerdir. konuyla ilgili bakınız signs filmi. Evrende gördüğü herşeyi bir yaratıcıya delil sayan insanların, bilim tarafından bilinen canlı türlerinin yüzde 99 undan fazlasının neslinin tükenmiş olduğu gerçeği karşısında sessiz kalmaları manidardır.

doğa, yaratılışçıların iddialarına göre kusursuz bir uyum halinde yaratılmış idiyse, neden canlı türlerinin tamamına yakınının nesli tükenmiştir. bu yaratılışın değil, evrendeki bitmez tükenmez kaosun, değişimin ve evrimin bariz işaretidir.

Bir teorinin herkesin kafasının alacağı şeklinde basite indirgenerek ispat edilmemiş olması(genel görelilik, kuantum teorisi, cayley teoremi), o teorinin çürütüldüğünü göstermez. Kaldı ki, canlıların kökeni sorusuna cevap veren ve masallara dayanmayan tek bir bilimsel teori vardır onun adı da evrim teorisidir. Geriye kalan herşey, masallar, insanoğlunun ölüm denilen basit gerçeği kabul edememesi ve ölümden sonra yaşama bağladığı umuttan kaynaklanmaktadır.

Bu bir nevi kişinin kendisini savunma mekanizmasıdır.

Bu hayatta, kötü yoksul hayat yaşayan bireylerin umutlarını bir sonraki hayata bağlamaları kadar doğal birşey olamaz.

sonunda çıkmış olan oyundur. oyunu öğrenci olduğum ve param zaten sigarama yol parasına ve kitaplara ancak yetiştiği için internetten indirebildim. oyun ile ilk izlenimlerimi aktarayım:

öncelikle oyunun cadılar bayramı öncesinde çıkmış olması, oyunun yayınlanma sürecinde bazı yapay hızlandırmalar olabileceği izlenimi veriyor. zira oyunun bir çok yerinde çok çok ufak sayılabilecek olmasaymış mükemmel olurdu diyebileceğiniz hatalar mevcut.

oyun grafik konusunda oldukça gelişmiş bir motora sahip. yanlış bilmiyorsam devasa alanların gösterilmesinde oldukça başarılı olan oblivion motorunun daha geliştirilmiş bir versiyonu kullanılmış.

oyunu his 4850 kartımla oynuyorum. bu kartı 280 usd civarı bir fiyata edinebilirsiniz.
1680*1050 çözünürlükte hdr açık, bütün efekler maksimumda, AA ve AF kapalı şekilde oldukça akıcı bir şekilde oynayabildim.

ATMOSFER:

fallout 3 ilk duyurulduğunda ve bethesdanın geliştireceği açıklandığında hardcore fallout fanları büyük bir üzüntüye ve kaygıya kapılmışlardı. onlara hak vermemek mümkün değil çünkü fallout serisini efsane yapan atmosferidir. insanı nükleer savaş sonrasında yok olmuş insanlık tarihinin kalıntıları arasındaymış gibi hissettiren atmosferi.

Fallout 3'ün mükemmel olmasının bana göre tek sebebi, serinin diğer oyunlarında var olan atmosferin verilebilmiş olması. Oyuna bir bebek olarak başlamanız. vaulttan çıktığınızda çalan müzik. wasteland da gezerken sinyalini bulup dinlediğiniz galaxy radyosu, kirli ve paslı grafikler(bu konuda itirazı olan arkadaşlar olabilir * yaşayan gelişen bir dünya. kısacası herşeyiyle sizi kendisine bağlıyor.

GRAFiKLER

Grafiklere diyecek bir şey olamaz. oyun oldukça efektif bir şekilde kodlanmış ve diğer yeni nesil oyunlarla karşılaştırıldığında oldukça akıcı bir şekilde çalışıyor. özellikle iyi bir bilgisayarınız varsa, grafikler sizi oyunun atmosferine daha iyi sokacaktır.

SAVAŞ SiSTEMi

oyuna önyargılı bir şekilde geliştirilen bir diğer eleştiri ise oyunun real time olması.
bu konuda oyunun V.A.T.S sistemi aksiyon ve rpg öğelerini mükemmel bir şekilde birleştirmemizi sağlıyor. oyunu isterseniz fps tadında bol mermi harcıyarak vur kır parçala taktiğiyle oynayabilirsiniz. Ama isterseniz v tuşuna basarak aynı anda 3 tane düşmanın kafasına sırayla tıklarsanız ve daha sonra e tuşu ile vats modundan çıktığınızda düşmanlarınızın kafalarının dağılmasını çayınızı yudumlayarak sinematik modunda izleyebilirsiniz.

Oyun hakkında belirtilmesi gereken bir diğer nokta ise oyunun büyük oranda kan içermesi. özellikle vats modunda düşmanınızın kafasının kanlar fışkırtarak kopmasını görmek içinizdeki sadisti memnun edebilir. bu nedenle oyunu 18 yaşından küçük oyunculara tavsiye etmiyorum. bekleyin 2-3 sene sonra fallout 4 ü oynarsınız.

S.P.E.C.I.A.L SiSTEMi

oyun diğer fallout larda da bulunan sistem neredeyse aynı olarak kullanılmış. oyunda 7 ana özelliğiniz var. bu ana özelliklerinizin yanında oyunda işleri nasıl yaptığınızı belirleyen alt özellikleriniz bulunmakta örnek: science, medic vs vs. her bir alt özelliğinizin ne işe yaradığı oyun içinde açıklanmış ama tam olarak açıklamaları internet üzerinden bulmak mümkün.

son olarak her seviye yükseldiğinizde aldığınız bir perk puanı altın değerinde. oyun içinde onlarca perk var ve her perkin size kattığı oldukça güçlü ve yaratıcı özellikler var.

SONUÇ

bilgisayar piyasasının durulduğu şu günlerde çıkmış en güzel oyundur FALLOUT 3. gönül rahatlığıyla alıp oynanabilir. harcadığınız zamanı hakediyor.

aynı tepkiyi sokakta ingilizce konuşan turiste göstermeyeceğinden nesnesel bir tanımla ibnetordur.

(bkz: homofobi)

gerçekten inanıyor musun?

aşağıdaki anlatımı bulunan karikatür ile hepimizin yaşadığı mahalle gerçeklerini bir kez daha su üstüne çıkaran karikatürist.

2 ordu karşı karşıya gelip savaşacaktır ama ordulardan bir tanesi kalenin oraya gizlenip diğerini izlemektedir. Tam o sırada gizlenen orduya mensup bir çocuk diğer ordunun önüne gelip konuşur:

-dolaşmayın la burda avradını siktiklerim!!!

daha sonra küfürü yiyen ordunun kumandanı ile askeri arasındaki muhabbet gelişir:
kumandan: lan ne pis bir orduymuş, sataşsında dövelim diye önden çocuk gönderiyorlar.
asker: komutanım bence kaçalım çok pis dayak geliyor.*

Boyayı duvara gelişigüzel sıçratarak tamamen bilimsel bir deney yapmış olan aydın insan.

Öncelikle turan dursun'un yapmış olduğu bu deneyi özetleyelim. Turan dursun bir gün eline bir fırça alır ve karşısındaki duvara rastgele boya sıçratmaya başlar. Ne yaptığı sorulunca, allah var mı yok mu onu anlamaya çalışıyorum der. Ve rastgele oluşturduğu şekillerin bazı özel haller aldığını görünce, dünyanın ve canlılarında rastgele süreçler sonucunda kendiliğinden oluşabileceği kanısına varıyor.

Burda yapmış olduğu deney tamamen bilimseldir. Bir deney vardır ve deney sonuçları gözlenmiştir. Daha sonra bilim adamı deney hakkında kişisel yorumunu yapmıştır. Bu yorumun doğruluk derecesi hakkında kesin bir yargıya varılamaz, varılması için deneyin tekrarlanması ve aynı sonuçların alınmaması gereklidir. Öyle koltuk başından bir deneye bilimsel değildir denilemez. Kaldı ki Turan Dursun'un yapmış olduğu bu deney, rastgele süreçlerin, sanki başkası tarafından bir bilinçle yaratılmış şeyler meydana getirebileceği konusunda bir kanıt niteliğindedir. Bu sonucu günlük yaşamın heryerinde görebiliriz. Rastgele yapılan işlerin sonuçta bazı ufak anlam taşıyan parçalar meydana getirdiğine hepmizi şahit olmuşuzdur. Bu bilimsel çıkarımdan sonra allahın varlığına inanmamak kişinin kendi seçimidir zira inanç ile bilim uyuşmazlar. çünkü inançta sorgulamak yoktur, bilinmeyene iman vardır. Bu nedenle yazarın bu bilimsel sonuçtan, allahın varlığının olmadığı savına gitmesi yazarın yaptığı bu deneyin bilimselliğini kati suretle değiştirmez.

Deneyin bilimselliğine vurgu yaptıktan sonra, deneyin kendisine yapılabilecek bazı eleştirelere cevap verelim. Denilebilir ki, duvarda bazı anlamlı şekiller oluşmuş olabilir, ama yinede o boyaları duvara atan bir kişinin varlığı olmalıdır. işte bu suretle herşeyi yaratan bir tanrı vardır. Bu iddia bu deneyden çıkarılamaz, çünkü dinler tarafından varlığı ileri sürülen tanrı kavramı bütün kainatı kendi isteğiyle ve bilinciyle tasarlamıştır yani kainat tanrının rastgele fırça darbeleriyle yaratılmamıştır. Bu bağlamda rastgeleliğin kabul edildiği anda var olan tanrı inancı kökünden sarsılacaktır.
Var olan tanrı inancı dışında, tanrının evreni yarattığı ve daha sonrasına hiç karışmadığı savı ise tamamen başka bir tartışmada konuşulmalıdır. Zira burda yaptığımız temel tartışma, Herşeye gücü yeten bir tanrı ve onun yolladığı dinlerin doğruluğunu ileri süren sav ile bilimsel savın yine bilimsellik noktasında çatışmaları konusudur.

Sonuca varacak olursak, maddenin varlığının kabullenilmesiyle, rastgele süreçler sonunda kainatın şuanki haline gelebilmesini ileri süren tez hala bilimselliğini korumaktadır ve hatta kainatın kaynağı konusunda ileri sürülen yegane bilimsel savdır. Diğer bütün savlar inanç bağlamındaki felsefelere ve disiplinlere kaymaktadırlar. Bu nedenle bilim yolunda giden insanlar diğer dogmatik düşüncelere önem vermezler, çünkü bilim, doğruluğu kanıtlanmış genel geçer tek gerçek yoldur.

Not: Turan Dursun'un düşüncelerinin çürütülemediği, çürütülemediği için bazı kesimler tarafından kişiliğine saldırılmak suretiyle bertaraf edilmeye çalışıldığı acı bir şekilde görülmektedir. Bunun bir örneği Turan Dursun'un ruh halinin incelendiği aşağıdaki linkten ulaşılabilecek bir kaynaktan görülebilir. Bunun adı ad hominemdir. Yani kişinin düşüncelerini çürütemiyorsanız kendisini çürütün.
Boyayı duvara gelişigüzel sıçratarak tamamen bilimsel bir deney yapmış olan aydın insan.

http://omer108.blogcu.com/13489531

windows live messengerda meydana gelen, içinde kişilerin bulundğu bir grubun üstüne yanlışlıkla çift tıkladığınızda grup düzenle isimli kutucuğun istem dışı olarak her seferinde açılması ve bilgisayarı kasım kasım kastırması olayıdır. önceki msn versiyonlarında böyle bir özellik bulunmadığından, elleri oraya buraya çift tıklatmaya alışmış bünyeler, yeni windows live messengerda bu büyük sorunu yaşamaktadırlar. neymiş öyle sağa sola çift tıklama, yazıları imleç ile seçerek okuma, ekrana sürekli sağ tıklayıp yenile seçeneğini seçmek gibi saçmasapan davranışlardan vazgeçmeliymişiz.

bu işi yapan insanların insanlıktan çıkma konusunda tecavüzcüyü geçtikleri olaydır.

(bkz: genç burjuvalar rahatsız)

tersinin doğruluğu ispatlanamayacağına göre, olmayana ergi metoduyla yaklaşırsak ispatı tamam olan önermedir. doğrudan ispat isteniyorsa (bkz: cettox) yani ben.

aynı sayfada bulunan kullanıcıların birbirlerini görmelerini ve iletişim kurmalarını sağlayan bol attraksiyonlu, bir uygulama. sağlam ve orjinal bir fikir.
bu arada program açıkken porno sitelerde gezmeyin, zira atari salonunda basılan çocuklar gibi olursunuz.

eğer erkeğin kendisi bakir değilse, kadını bir mal gibi gördüğünün işaretidir. zira ben bakire bayan isterem diye diretmem ama yeni aldığım bilgisayara ilk el sürenin ve onu ilk açanın kendim olmasını isterim.

(bkz: the mist)